Cumhuriyet nedir? (1)

Dünyada birçok yönetim şekli vardır. Ve ülkeleri oluşturan halklar bu şekillerden biri ile yönetilir. Bizim gibi onlarca ülke de Cumhuriyet yönetimini benimsemiştir. Cumhuriyet; basit anlamıyla; ülke vatandaşlarının seçtikleri vekiller aracılığıyla...

Dünyada birçok yönetim şekli vardır.

Ve ülkeleri oluşturan halklar bu şekillerden biri ile yönetilir.

Bizim gibi onlarca ülke de Cumhuriyet yönetimini benimsemiştir.

Cumhuriyet; basit anlamıyla; ülke vatandaşlarının seçtikleri vekiller aracılığıyla kendi kendilerini yönetmesidir.

Fakat her ülkenin Cumhuriyet anlayışları farklı farklıdır.

Bunun sebebi yaşanılan ülkedeki ihtiyaçlar,

Ülkenin ekonomik ve de coğrafi sınırları,

Vatandaş sayısı ve ülke toprağının dağılımı,

Vatandaşlarının eğitim düzeyi,

Ülke vatandaşlarını oluşturan etnik yapı,

Sahip olunan kültür,

Örf ve adetler ve de iklim şartlarıdır.

Örneğin İspanya ve İngiltere.

Cumhuriyetle yönetilirler ama başlarında cumhurun başı yerine kral ya da kraliçeleri vardır.

Sembolik gibi görünebilirler, yönetime müdahaleleri olmaz.

Varlıklarının tek sebebi sömürgeleri elde tutmak içindir.

Toprak geniş, sınırlar dünyaya yaygındır.

Onları bir arada tutan şey aynı kral ya da kraliçenin tebası olmaktır.

O ülke ihtiyacı bunu gerektirmiştir.

Yönetim şekli parlamenter gibi görünse dahi, aslında bu yönetim Monarşidir.

Jean J. Rousseau modern Cumhuriyeti dünyaya tanıtan bir filozoftur ve büyük ülkeler için en iyi yönetim şeklinin monarşi olduğunu söyler.

Fakat mutlak monarşi değildir bu. Cumhuriyetin organlarını da yapısında barındırır.

Biz de bunu meşrutiyetle denedik.

Padişahın yanısıra bir de parlamentomuz vardı.

Başbakan ve bakanlarımız vardı.

Farklı yapıların temsilcileri parlamentodaydı.

Gelişen çağa ayak uydurmak adına bu yola saptık ama bünyemize uymadı.

Sorunlar yumak haline geldi ve sonunda ülkemizi bile koruyamaz duruma düştük.

Her yerde isyanlar çıktı.

Din kardeşimiz dediğimiz Araplar bile ayaklandı.

Yahudi ve Hıristiyanlarla işbirliği yaptılar.

Birinci dünya savaşında Türk askerine yeni cepheler açtılar.

İçimizdeki Ermeni ve Rumlar da hiç boş durmadı.

Çok başlılık ve güç kavgası sonumuzu getirdi.

Birinci dünya savaşında çok ağır bir yenilgi aldık.

Parçalandık ve dağıldık.

Bu da her yönetim biçiminin her halka uymayacağının en önemli kanıtıdır.

- DEVAM EDECEK -