Çavuşoğlu’nun iki dudağının arası

YEREL seçim sürecine girildi, her yerel seçim öncesi Ak Parti tabanında, hatta Ak Partili olmayan kesimlerde yine aynı senaryolar yazılıp çizilmeye başlandı. Deniliyor ki... 'Geçmişte olduğu gibi bu dönem de Ak Parti'nin Alanya Belediye...

YEREL

seçim sürecine girildi, her yerel seçim öncesi Ak Parti tabanında, hatta Ak Partili olmayan kesimlerde yine aynı senaryolar yazılıp çizilmeye başlandı.

Deniliyor ki...

“Geçmişte olduğu gibi bu dönem de Ak Parti’nin Alanya Belediye Başkan Adayı’nı Alanyalı Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu belirleyecek.”

Yani, sanki Alanya adayının ismi Sayın Bakan’ın iki dudağının arasında.

Bu söylemi yaymak, hem Sayın Bakan’a, hem Ak Parti tabanına, hem Ak Parti’de her seçim öncesi dönemde yöneticilik yapan isimlere, en önemlisi de Alanya halkına karşı yapılan büyük bir saygısızlıktır.

Doğrudur, Sayın Bakan’ın Ak Parti’deki gücü, etkinliği tartışılmaz.

Hele bugün geldiği konum itibariyle partide lafının üstüne laf söylenmez.

Ama benim hem Sayın Bakan’ı aktif siyasete atıldığı 2001’den beri yakından takip ediyor oluşum, hem de yakın çevresinden edindiğim izlenim, Sayın Bakan’ın söz konusu Alanya olunca adaylık noktasında zannedildiği gibi, abartıldığı gibi müdahil olmadığı yönündedir.

Aday belirleme noktasında elbette Sayın Bakan’ın da görüşü alınır, kanaati sorulur ama “Bugüne dek tüm adayları Sayın Bakan belirledi” demek, Alanya’da hiç yerel seçim kazanamamış olan Ak Parti üzerinden Sayın Bakan’ı “doğru adaylarla yola çıkamıyor” algısı yaratarak yıpratmaktan öteye geçmez.

Bu ve benzer sebeplerle, diyorum ki...

31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçim öncesi de Ak Parti’de kimin Alanya Belediye Başkan Adayı olacağına Sayın Bakan tek başına karar vermeyecektir.

Önce teşkilata, kadın ve gençlik kollarına, mahalle başkanlarına sorulacak, temayül yoklaması yapılacaktır.

Ardından il teşkilatının, bölge milletvekillerinin kanaati sorulacaktır.

Alanya halkının da telefonla ya da sokak sokak dolaşan anketörler üzerinden kimi aday olarak görmek istediği araştırılacaktır.

Elbette ve doğal olarak, bölgenin en güçlü siyasetçisi olmasının yanı sıra şehrin dinamiklerini bilmesi hasebiyle Alanya’nın evladı olarak Sayın Bakan’ın da görüşü sorulacak, liste en son Sayın Cumhurbaşkanı’nın önüne konulacaktır.

“Sayın Bakan kararını vermiş, falanca isim kesin adaymış” demek, abesle iştigalden öteye gitmez, olsa olsa Ak Parti’yi içeriden karıştırmak isteyen kimi harici ve dahili bedhahların bulanık suda balık avlama girişimi olarak yerel siyaset tarihinin tozlu raflarındaki yerini alır.

***

TEK PEHLİVANLI GÜREŞ

Diyelim ki Alanya Belediyesi'nin yazın Gökbel Yaylası'nda düzenlediği Gökbel Yağlı Pehlivan Güreşleri'ne gittiniz, tribündeki yerinizi aldınız.

Çayıra güçlü kuvvetli, vücudu baştan aşağı yağlanmış, ellerini birbirine çırpa çırpa yürüyen kara yağız bir pehlivan çıktı.

Tribünde de bir anketör dolaşıyor ve siz dahil tüm izleyicilere şu soruyu yöneltiyor: "Sizce bu çayırdaki en iyi güreşçi kimdir?"

Çayırda başka güreşçi olmadığı için, yani ortalarda kıyaslayacak başka bir pehlivan gözükmediği için doğal olarak önünüzde gözükenin en iyisi olduğunu söylersiniz, ister istemez, öyle değil mi?

Yazıya neden böyle bir giriş yaptım, izah edeyim.

Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel'e yakın kaynaklar, halk arasında anket yaptırdıklarını, memnuniyet oranının yüzde 80'lerde olduğunu, bugün seçim olsa Adem Başkan'ın seçimi yeniden kazanacağını söylüyor.

Adem Başkan, 2014'ün Mart ayından bu yana halkla ilişkilerini çok iyi götüren belediye başkanları arasında başa güreşiyor, doğrudur.

İki üç yılda bir ülke genelinde yapılan anketlerde “en başarılı başkanlar” listesine adını hep yazdırıyordur, eyvallah.

Allah'ı var, Sezar'ın hakkı Sezar'a, daha kimseyi üzdüğünü, odasının kapısından geri çevirdiğini duymadım.

Beyaz Alanyalı ile de arası iyi, köylü kömetliyle de.

Şehir merkezine de hizmet götürüyor, kırsalın en ücra köşesine de.

Bu ve benzer sebeplerle, aday olması halinde yeniden seçilmesi işten bile değil.

Ama şu an, yazının girişindeki Gökbel'de çayıra çıkan pehlivan örneğinde olduğu gibi, sahada tek.

Muhtemel rakipleri henüz sahaya inmedi.

Ak Parti kimi aday gösterecek, İyi Parti'den kim aday olacak, bu kez iddialı olduğunu söyleyen CHP seçimi hangi stratejiler üzerine kuracak, belli değil.

Bu nedenle, "Adem Başkan seçimi siler süpürür" deyip Adem Başkan'a hata yaptırmaya yönelik adımlar doğru bir yaklaşım değildir.

Artılar zaten ceptedir, artı hizmetlerden ötürü oylar zaten çantada kekliktir.

Peki ya eksiler?

Geride kalan 4 yıllık süreçte hiç mi eksik yoktur?

"Hayır, hiç eksiği yoktur" demek hatadır, Adem Başkan’a ve çevresine zarar verir, asıl mesele, seçime 172 gün kala bu eksilerin üzerine gidip artıya çevirebilmeyi başarabilip başaramama sorunudur.