Çavuşoğlu markasına zarar verenler

DÜN üç farklı mekanda, öznesinde Alanyalı Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun bulunduğu üç farklı sohbete hem tanık hem de dahil oldum.   ***   Birincisi şuydu.   Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP...

DÜN

üç farklı mekanda, öznesinde Alanyalı Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun bulunduğu üç farklı sohbete hem tanık hem de dahil oldum.

***

Birincisi şuydu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP Genel Başkanı olduktan sonra Bakanlar Kurulu'nda revizyona gidileceğinin, pek çok Bakan'a görevden el çektirilip yerlerine yeni isimlerin atanacağının konuşulduğu şu günlerde, Bakan Çavuşoğlu'nun sosyal medya hesabında, vefatının 34. yılında rahmetle andığını söylediği Necip Fazıl Kısakürek'in sözlerini paylaşmasının pek bir manidar bulunduğu ifade edildi.

"Gideriz nur yolu izde gideriz.
Taş bağırda sular dizde gideriz.
Bir gün akşam olur biz de gideriz.
Kalır dudaklarda şarkımız bizim."

Bulunduğum ortamdaki tanıdık simaların yarısı, Necip Fazıl'ın bu dörtlüğünün Bakan Çavuşoğlu tarafından bilerek seçildiğini, bunun bir veda hazırlığı olduğunu savunurken, diğer yarısı ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Bakan Çavuşoğlu'ndan asla vazgeçmeyeceğini, "Dışişleri" olmasa bile yeni dönemde büyük ihtimalle "Turizm Bakanı" olarak görevlendireceğini savunuyordu.

***

İkinci sohbetin konusu şuydu.

İsmi bende saklı, sağlam bir AKP'li dostla dün kuytu bir köşede oturup Tosmur tehnesi yaptık.

Dedi ki: "Sayın Bakan artık büyük bir marka haline gelmiştir. Sadece Alanya, Antalya veya Türkiye değil, açıklamalarıyla dünya siyasetine yön verecek bir konumdadır. Ama maalesef Alanya'daki bazı partililer bu markaya zarar veriyor, Çavuşoğlu markasından nemalanmak için çabalıyor. Çavuşoğlu Ailesi'nin fertleri bile 15 yıldır ne siyasi, ne ticari, ne de sosyal manada Sayın Bakan'a zarar verecek en ufak bir çıkışta bulunmazken, birileri kendilerine 'Sayın Bakan'a yakınım' süsü vererek iş bitirmeye, adam kayırmaya çalışıyor, bu da bazı çevrelerde Sayın Bakan'ın markasına büyük zarar veriyor. Teşkilatın ve Sayın Bakan'ın bunları bilmediğine inanmak zor. Yeni dönemde bununla ilgili önlemler alınmazsa bu marka ülkede ve dünyada büyürken ne yazık ki Alanya'da küçülebilir."

***

Üçüncü ve son sohbetin konusu ise şuydu.

Ticaret erbaplarının yoğunlukta bulunduğu bir ortamda, üç aşağı beş yukarı şu fikirde birleşildi: "Sayın Bakan'ın geride kalan 15 yılda Alanya'ya verdiği hizmetler ortada. 1950-60 dönemi Demokrat Parti Antalya Milletvekili Ahmet Tokuş ile başlayıp merhum Hayri Doğan'la süren Alanya'ya hizmet geleneğini taçlandıran isim Sayın Bakan olmuştur. Ama Alanya'da aslında herkesin isimlerini çok iyi bildiği bazı gruplar Sayın Bakan'ı işlevsiz, çok da bir şey yapmıyormuş gibi göstererek altını oymaya çalışıyor. Bu durum sadece Alanya için değil, Antalya için de geçerli. Antalya'da güçlü bir siyasi ve ticari lobinin, hem Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem de AKP Genel Merkezi nazarında Sayın Bakan'ın puan kaybetmesi için yoğun kulisler yaptıkları konuşuluyor. Alanya ise son 15 yıldır pek çok hizmet aldığı Sayın Bakan'a sahip çıkma noktasında zayıf kalıyor. Alanya, Ahmet Tokuş ve Hayri Doğan'dan sonra sahip olduğu bu değere gözü gibi bakmalı, gerekirse siyasi parti ayırt etmeksizin birleşip Ankara'ya ve Ak Saray'a yönelik lobi faaliyetlerine derhal başlamalıdır."

***

Şehirde Sayın Bakan hakkında konuşulanları eksileri ve artılarıyla yazmaya, sizlerle paylaşmaya önümüzdeki süreçte devam edeceğim.