Çarşıda kuru kalabalık

Turizm sektörü Kurban Bayramı ertesinde idari tatille desteklenmesine rağmen ekonomik krizi atlatamamıştır. Geçmiş yıllarda iflas veya konkordato haberleri sezon sonu faturalar kesilince ortaya çıkardı. Son yılların sıkıntısı pandemi sürecine endekslenmişti. Bu yıl sezonun yarılanmasına rağmen esnaf "Cansuyu" beklentisindedir. Çarşıda gezintiye çıkanlar için "Kuru kalabalık" tanımlaması yapılmaktadır. "Başak çok ama içinde denesi yok" diye nakit akışı beklentisindedir.

Enflasyon canavarı sadece emekliyi değil; memuru, işçiyi, işvereni, esnafı, serbest meslek sahibini, köylüyü ve tüm sanayi, endüstriyel üretim sektörlerini aynı ölçekte vurmuştur. Bunda elbette bilimden uzak, milli şuurdan kopmuş ideolojik iktisadi akım etkisindeki idari iklimin etkisi çoktur. Yıllardır turisti "Gavur" diye niteleyen Türklükten hoşgörü, İslam’dan tolerans seansı taassuba bağlamış fanatik ruh hali turizme hor bakmaktadır. Aslında turizm İslam dininin irşadı için de önemlidir. İslam, iyi insan olmayı teşvik eder. İyi insan olmadan Müslüman olunmaz!..

Yetersiz ve adaletsiz gelir dağılımıyla günlük kazancı ailelerin akşamları şehri şöyle bir turlamasına yetmemektedir. Bir iki de evlat, torun varsa bunları memnun etmek için kılı kırk yarıp eve dönebilmek cesaret ister. Çarşıya çıksa bir sorun, çıkmasa bir başka sorundur. Eve kapanıp kalmaksa küllük meseledir. Yerli halk ayda-yılda bir şehre inip de kuru kalabalık yapmasında, ne yapsın?

Turist de bol keseden harcayacak kadar para babası, ya da aptal değildir. Turizm hareketine katılan herkesin tatil bütçesi vardır. Hiç kimse yolunacak kaz değildir ama bu seneki kazlar iyice tüysüz gibiler. Kiracısının brüt kazancına göz diken mülk sahipleri de varken vay esnafın haline! Esnaf dükkan sahipleriyle kuru kalabalıklar arasında cinnet geçirecek psikolojik çıkmazdadır. Komşu ülke, Yunan adaylarıyla rekabet yapamayan Türk turizminde kuru da olsa kalabalıklar heyecan yaratmaktadır.

Yurt dışında pazarlama yapan tur operatörü firmalardan iflas haberleri çok daha vahim durum yaratmaktadır. Turistik tesisleri iflasa sürüklemekte, müşteriler strese sokmaktadır. Önceki yıllarda valizlerine el konan acente mağduru müşteriler çok müşkül duruma düşmüşlerdi. Bu yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca iflas eden turizm seyahat acentesi müşterilerinin mağdur edilmeyeceğinin açıklanması kamuoyu ve müşterileri rahatlatmıştır. Devlet baba, altın yumurtlayan tavuğu sahiplenme sözü vermiştir. Politikacıların sözleri vaatten ileri gitmemektedir ama bu sefer iş ciddi gibi...

Turizm sektöründen geçmişte akan nakit döviz kaynağı siyasiler kavranamamıştır. ‘Oda kahvaltı, yarım pansiyon’ pazarından ‘Her şey dahil’ iklimine geçince evdeki hesap çarşıya uymamıştır. Esnaf, turisti eskiden çok severdi. Sevdiği turist değil, parasıydı. Yerli halk da akşamları çarşıya çıkabiliyordu. TL de değerliydi. Paranın beti bereketi vardı. Yerliden de, yabancıdan da "Kuru kalabalık" diye bahsedilmezdi.

Hurafa-i din; “Nass ortada dururken” diye hortlatılırsa, dini esaslara dayandığı iddia edilen bilim dışı, irrasyonel zeminde sürdürülen inat ve iddia politikası yüksek enflasyonla ekonomiyi felç eder. Bilimsel, rasyonel zemine dönüş, yumuşama, normalleşme esnafa cansuyu yaratır mı bilinmez. CHP'nin ekonomi talepleri karşılık bulmadı. Cumhur ittifakı kalede gedik açtırmıyor. Zam, vergi, kuru kalabalıklar Ve..