Hayat buna döndü…
*
Bakmayın öyle tozpembe tablolar çizenlere…
*
Sorunların çözülmesi için öneri getiriyor gibi görünen ve kendini önemli göstermeyi biraz tiyatral biçimde halledebilen tipleri bulmanız zor değil…
*
“Herşeyden anlayanın mesleği olmaz” derdi bir büyüğüm…
*
Zaten memleketimizin yüzde 50’den fazlası da herşeyden anladığına ve televizyonlarda tiyatroculuk adına birçok senaryo yağmur gibi yağarken vatandaşın üzerine… Vatandaşı inandırmak da çok kolay hale geldi…
*
Bir kere beyin konforu diye bir şey var…
*
Çok anlamayanlar için beyin konforunu “Siz yattığınız zaman yeriniz yeterince sıcaksa yerinizden kalkmak istemezsiniz” olarak özetleyebilirim… Böyle anlayın…
*
Birilerinin ve bazılarımızın beyni de bu konfora ulaşabilmişken beyninin o yerinin değişmesini istemez… Bunun devamında da başkalarının beyninin de bu konforda olmasını temenni eder ve bunun için de mücadele eder…
*
Sonra kimse soru sormaz ve bunun sonunda kabullenilmiş çaresizlik ortaya çıkar…
*
Gazipaşa’nın bugününün ve yarınının konuşulduğu toplantı… Aman Allah’ım… Gün gün sana geliyorum ve hiç birşeyi anlamıyorum yaşıma rağmen…
*
Yahu… Memlekette konu ne? Biz neden yakınıyoruz?
*
Kimsenin yeterince sorunu yok gibi geldi…
*
Bu kadar betonlaşmadan isteğiniz ve nasibiniz varken niye önceki belediye başkanını değiştirdiniz ki?
*
Adam birkaç akrabasını kayırıyordu o kadar…
*
Çarşı merkezinin su basma sorununu halledip birkaç tane kurs açıp size müzenin kralını yapardı…
*
Gazipaşa’nın tanıtımını da Turizm Bakanlığı’na yıkıp turizm yatırımlarını kılıfına uydurur ve kimsenin gıkı çıkmazdı…
*
Gerçekten çok garip insanlarız…
*
Yahu… Koronavirüs salgınından ötürü esnafların yaşadıkları sorunları görmediniz mi?
*
Çöplerin belli bir yere atılması için zaten mecliste gündeme gelen bir maddeyi konuşmak Gazipaşa adına çok büyük bir gelişme olmuş… Gerçekten öyle… Ama çok gerçekten öyle…
*
Aman bakın çiftçi kardeşlerim… Seralarınızdaki çöpleri şeye atın… İşte o toplantılarda konuşulan şeylere… Tamam mı?
*
Bir şeylerin çözüme kavuşabilmesi için eylem çağrısı yapma kararına ise bayıldım… Yani şu kadarını söyleyeyim… Memlekette komedyenin yetiştiği kadar yönetici yetişse sorun yaşamayız…
*
Tarım arazilerine zarar verdiği resmen tespit edilebilen mermer ocağının denetlenmesi için kimin ne yapması gerek?
*
Yerel yöneticilerin işi ne bu konuda?
*
Tamam oligarşi hakim… Ona itirazım yok… Ama bu konuda önce yerel yöneticiler devreye girse de arkasından sosyal medyada gündem oluşturulsa ve bu bilinçli ve de yasal olsa olmuyor mu?
*
Yani önce vatandaş bir kamuoyu oluşturacakmış, arkasından bununla ilgili yerel yönetim harekete geçecekmiş…
*
Kısacası… Toplantıya katılanların kim olduklarını toplantıda konuşulanlara bakarak sayabilirim…
*
Derdiniz pek üzüm yemek gibi görünmüyor…
*
Gerçekten kısa zamanda güzel ve nokta atış işler yaptığına inandığım Başkan Mehmet Ali Yılmaz’ın bu sayede tüm ünü tarihe karışabilir…
*
Benden demesi…