Bir Naz usulü diyet der ki...

GEÇEN haftaki yazımda aşk diyip doyurmuştuk gönül heybemizi... Gönüller doydu doymasına da bu diyet listeleri bu kez doyurmuyor mideleri… Yaz 'Ha geldi ha geliyor' derken geldi çattı kapımıza… Biz boş durduk mu bu  sürede...



GEÇEN haftaki yazımda aşk diyip doyurmuştuk gönül heybemizi...
Gönüller doydu doymasına da bu diyet listeleri bu kez doyurmuyor mideleri…
Yaz 'Ha geldi ha geliyor' derken geldi çattı kapımıza…
Biz boş durduk mu bu sürede tabi ki de hayır…
Şortlar, miniler, bikiniler hoş da birde içerisinde kendimizi düşününce durum vahimleşiyor…
'Ay bu kış kilo aldım hemen diyete başlamalıyım' diyerek pazartesi başlanılan o listelere daha salı gelmeden es verip yakıyoruz gemileri…
En azından benim çok yakmışlığım var…
Tecrübeliyim yani bu konuda…

***


İnternet diyet konusunda yardımcımız gibi görünse de maalesef en büyük düşmanımız…
Vay efendim karpuz yiyerek zayıflayın, yok efendim soğanın suyu, maydanozun sapı, üzümün çekirdeği derken yazık ediyoruz kendimize…

NAZ DİYETİ ANCA BU KADARDI TA Kİ…


Neyse ben yaz telaşesine girip 'Olmaz böyle acil kilo vermem lazım' diyenlerdenim…
Başladık spora başlamasına ama sırf sporla olacak şey değil…
Bu kış kendi rekorumu kırmışken sporun yanı sıra 'Eee bir diyet programı şart' dedim kendi kendime…
Özgür kişiliğim de el vermiyor tabi diyet listelerine…
'Ekmek yemeyim, aman bu kaç kalori, aman şundan yersen yağ yakıcı özelliği var' derken ben her spor sonrası ton balıklı salatanın yanında aldım soluğu…
'Aman, yapma, değer mi?' dedim ama delice kabaran iştahıma dinletemedim…
Tabi durum böyle olunca spor sonrası 'Bir umuttur yaşamak' diyerek çıktığım her tartı sonrası hüsrana uğradım…

***


Neyse o hafta sevgili Necati Topal'la ölçüm kontrollerini yapıp başladık diyet programına…
Kısa zamanda gözle görülür yollar kat ettik…

***



Geçtiğimiz hafta bir kontrol sonrasında sohbeti açıldı diyet programlarının…
Eskiler dedik…
Babaanneler, dedeler spor yahut diyet yapmıyordu ama vücut kitle endeksi gayet iyi durumdaydı hepsinin…
Peki neydi sebebi?
Cevabı çok uzakta aramamak gerek…
Tereyağı sofralardan eksik etmeyen babaannelerimiz, tavuğu, balığı, eti, sütü sağlıklı tüketiyorlardı…

Çakılı kalmıyorlardı bilgisayar başlarına ya da bu kadar hareketsiz değillerdi…
'Bu yaz bu elbisenin, bu pantolonun içerisine girmeliyim' demiyorlardı mesela…
Anlayacağınız kilo da, fazlalıklar da kendi kafamızda biten şeyler…
Masadan 'Ay yok canım ben diyetteyim. Şimdi o bilmem kaç kaloridir' diyerek geri çevirdiğimiz şeyleri kıyıda köşede midemizde bir kara delik oluşmuşçasına yeriz…
Sonra 'Valla şekerim aslında uyuyorum programa ama mutfağın önünden geçsem kilo alıyorum'lara inandırmaya çalışıyoruz ama en çok da kendimizi kandırıyoruz…

***


Konuyu toparlamak gerekirse '

HEPİMİZ İNCECİK GİRMEK İSTİYORUZ YAZA AMA BEYNİMİZ DE YAZA HAZIR MI?'

öncelikle bunun cevabını bulmak gerekir.