Bilader öndüün bana piyangodan bi para çıgsaadı, naapardım ola deyi dadlı dadlı bi düşünceye daldım. Aç tavıg düşünde gendini darı ambarında görürümüş. Biziki de o hesab. İddiba Hambal Kerim Emmi'min torunu Hasan Gılıc'dan regdefe yaptırdıvı gara cavayı alırım dedim. Soona "Ulan Amat deli misin, bu gadar parayı buldugdan soona Begdeş'de mezere mi götürücen?" dedim gendi gendime. Geden Gonya taraflarından yüz dönüm gadar tarla alaan, geçi-goyun besleeyen dedim. Parayı avkalatmayaan deyi, irametli Sabancı "Gırg fincanı gırg gatıra bölerin" dediidi. Ben de parayı bangalara bölüşdürdüm, bi gıymığını da gendime, oğlana, avrada, gıza ayırdım. Icığılan da Tingil oğlu Arif ağamın oğlanları Memet ile Ali Tog'un düggenlerinden gırand tuvaled geyinen dedim. Icığını da hayır olsun deyi garibanlara daadam dedim.
Ben bööle düşünürkene, ananıncık bizim evde avrat çen çen çengirder. "Avrat ne zoruun?" dedim. Avrat bi yandan intizar eder, bi yandan da "Ende para bize çıgsaadı sen beni goverir, yeni teze bi avrat alırdın. Ben hep zaten sana çıgmasın deyi dova ederdim, senin habarın yookana tesbih bile çegdidim, aman benim herife para çıkmasın deyi" dedi.
A ocaa küllenmeyesice, biz ne deriz, avrad ne der? "Sürün engöle. Sürün de bunnun eyice sürtülsün şimyona" dedim avrada. Nabıcan bilader. İşin doorusu, teze bi avradı da aglımdan geçirmedim deelidi.
Hadi galın saalıcaala.