Bayramlık neşemiz nerede?

Bayram geldi mi, o çocukluk heyecanı içimizi kıpır kıpır ederdi. Yeni alınan bayramlıkları yatağın başucuna koyup sabaha kadar uykusuz beklerdik. Şeker toplamak, harçlık kapmak, büyüklerin ellerini öpmek... Bayram, sadece tatlılar ve sofralar değil, samimiyetin, paylaşmanın, özlemlerin en güzel bahanesiydi.
Ama şimdilerde bayram sabahları biraz eksik sanki. Kimse eskisi gibi erkenden kalkıp komşu ziyaretine gitmiyor. Telefon ekranlarından mesaj göndermek, kapı kapı dolaşıp bayramlaşmaktan daha kolay geldi belki de... Halbuki bir fincan kahvenin, içten bir tebessümün, sıcacık bir sarılmanın yerini hiçbir emoji dolduramaz.
O zaman ne yapıyoruz? Bayram neşemizi yeniden hatırlıyoruz! Büyükleri aramak için bahaneye gerek yok, gidip bir kahvesini içmek yetiyor. Çocukların eline şeker tutuşturup eski bayramları anlatmak da bizim elimizde. Çünkü bayram, teknolojiyle değil, kalpten kalbe yaşanınca güzel.
Herkese mutlu, sağlıklı, neşesi bol bir Ramazan Bayramı dilerim. Kalın sağlıcakla.