Pazar günü maç sonu yaşanılanlardan sonra bu haftaki yazımın konusunu değiştirmek zorunda kaldım. Zira bu olay beni hem üzdü hem de tedirgin etti. Konuyu incelemeden önce biraz geriye gitmek ve analiz yapmak gerekir.
Alanyaspor taraftarı yıllar içinde birçok takım taraftarı ile dostluklar sergiledi. Bunların bazıları şunlardır. Antalyaspor, Turgutluspor, Adana Demirspor, Bandırmaspor, Ankaragücü, Boluspor, Mersinspor. Bu saydığımız takımlar ile iyi ilişkiler içinde olduk. Halen bugün maçlarına gittiğiniz zaman kesin Alanyaspor atkısı veya forması görürsünüz. Aynı şekilde de bu takımın taraftarlarını Alanya’da görebiliriz. Geçtiğimiz günlerde bile yönetim kurulumuzun desteği ile birçok yere forma atkı gönderdik. Alanyaspor’u tanıtmak ve yaymak için çalışılıyor. Hatta daha yeni eski tribün emekçisi adana demir spor taraftarına imzalı forma gönderdik. Dünyanın öbür ucu Avustralya’ya. Orada Türklerin buluştuğu yerde sergileniyor. Dolayısıyla gerek bizim maçlarımızda gerekse bu takımların maçlarında bizim ve onların atkısı ve formasını görmemiz gayet doğaldır. Bizim karşı olduğumuz Anadolu’yu küçük gören İstanbul takımlarıdır. Bunları niye yazdığıma gelince Pazar günü maç sonu yaşanan tatsız olaylar beni üzdü. Tabi ki bunda maç sonu yenilginin verdiği gerginlik de var. Ama son 2 yıldır kim daha iyi tartışması yapılması beni üzüyor. Grupların şahsıma sevgi göstermesi beni mutlu ediyor ama bakış açımı da görmeleri gerekir. Herkesin amacı Alanya spor ise küçük sebeplerle kavgalara gerek yok. Pazar günü koşup engellemeseydim bir işgüzarın laf atması ile başlayan tartışma olaylara sebep olabilirdi. Aynı takımın taraftarı da olsa maç sonu böyle atışmaların önüne geçmek gerekir. Sanırım yetkililere söylediğim stadyumun tel örgü ile bölünmesi ve giriş çıkış kapılarının açık olmasının önemi bir kez daha ortaya çıktı. Bu tip provoke olayların en garanti önlenmesi giriş çıkışların ayrı kapıdan olmasıdır. Ben buradan büyük olaylar olmadan uyarımı yapayım ki önlem alınsın. Alanyaspor’u bugün Şimşekler, ALTAD ve Kale Arkası, güçleri oranında destek vermeye çalışıyorlar. Bunun yanı sıra Alanya’da arkadaş gurubu bulunan Alanyalı güçlüler ve Antalya dan gelen arkadaşlar destek veriyor.bu dostlarımız milli egemenlikte iken şimşeklerle şimdi ise ALTAD ile destek veriyorlar.bu kadar yerleşik bir memlekette bir grup insan yaşadığı yerin takımına destek veriyorsa hepimiz saygı duymalıyız. Küçük şeyleri bahane ederek sorun çıkarmak her gün büyüyen ve tribünlerin sevgisini kazanan şimşeklere ve taraftar grubundan daha önemlisi bir kurum olan ALTAD’a yakışmaz. ALTAD’ın kurucusu olsam da her gruba aynı mesafedeyim. Daha da önemlisi Alanyaspor’u destekleyen kim olursa olsun saygı duyar ayırım yapmam. Bu yazımdan sonra eminim ki bunu okuyan sevgili Turan Görgün, liderleri yemekte bir araya getirerek konuyu çözecektir.
Alanyaspor’a gelince maç yorumumu altad2000 sitesine yaptım ama bir tek şunu söylemek istiyorum. Skor yorumcusu değilim ama kardeşim artık ölümüne mücadele eden takımı sahada istiyorum. Futbolcuların geçmişine baktığım zaman iyiler ama halen burada takım oyununu oynayamıyorlar. Teknik kadro ve futbolcular artık düşünmeli. Yönetim, taraftar, basın arkasında sabırla dururken bunun karşılığını vermelidir.
Soru ve önerileriniz için: ugur_veysel_oksar@hotmail.com