Eğitim çocuğu tanımakla başlar. Aileler çocuklarını tüm yönleriyle tanımaları çok önemlidir. Ailelerin çocuklarından olan beklentileri, çocuğun kapasitesi ve becerileriyle doğru orantılı olmalıdır. Çünkü düşük ya da aşırı beklenti içinde olmak çocuğun kendi benlik algısını olumsuz yönde etkileyecektir.
Şüphesiz ki her anne – baba çocuğunun başarılı olması arzusu içerisindedir. Çocuklarında akademik anlamda başarı gösteremediğini gözlemleyen aileler, çocuklarıyla iletişimlerinin güçlendirmelerinde ve iletişim kanallarını sürekli açık tutmalarında fayda vardır. Çocuğa kendi değerinin akademik başarıyla eşdeğer olduğu algısı yaşatmamak gerekir. Çünkü herhangi bir sebepten dolayı akademik başarıda düşüş yaşandığı zaman çocuk kendisini de değersiz algılamaya başlar. Aile, her koşulda çocuğun yanında, destekleyici ve teşvik edici tutumu elden bırakmamalıdırlar. Suçlayıcı ve olumuz ifadelerden kaçınmak önemlidir. Başarısızlık kelimesi yerine öğrenilecek şeyler var kelimesi yerleştirilmedir. Özellikle kesinlikle başkalarıyla kıyaslama yapılmamalıdır. Çünkü başarıda ölçü, bireyin kendisidir ve yarışması gereken kişi yine kendisidir.
Ailelerin birincil olarak yapmaları gereken, çocuğun başarısızlığı altında yatan nedenleri düşünmeli ve keşfetmelidir ve onun duygusal sorunları ve içsel çatışmaları çözülmeli, gerekirse bir uzman yardımı alınmalıdır. Ailenin teşvik ve desteği güçlenmelidir. Çocuk bağımsız olmaya teşvik edilmeli, bağımsız çalışma alışkanlığı kazandırılmalıdır. Tutarsız disiplin uygulamalarından derhal vazgeçilmelidir. Çocuğun okul çalışmalarına ilgi gösterilmelidir. Başarısızlık utanç verici bir durum değildir. Başarısızlığın altında yatan nedenler düşünülmelidir. Çocuk olduğu gibi kabul edilmelidir. Anlayış, içtenlik ve empatik anlayış önemlidir. Çocukta güven duygusu geliştirilmelidir. Çocuğun duygusal sorunları, içsel çatışmaları çözülmeli, gerekirse uzman yardımları alınmalıdır. Çocukta sorumluluk duygusu geliştirilmelidir. Başarıda ölçü bireyin kendisidir. Birey kendisi ile yarışmalıdır. Basarisizlik yoktur. Öğrenilecek şey vardır. Kesinlikle başkaları ile karşılaştırma yapılmamalıdır. Çocuğu olduğu gibi kabul edin. Anne baba olarak geçmiş okul yaşantınızda elde edemediklerinizi çocuktan beklemek, onu zorlama sadece kendinizi tatmin etmekten başka bir şey değildir. Suçlayıcı ve olumsuz ifadelerden kaçınılmalıdır. Bunun yerine çocuğun yakınmaları karşısında onun duygularını paylaşmak en etkili çözüm olmaktadır. Örneğin: “ Çok çalışman gerektiği anlaşılıyor”, “ yapacak çok şeyin olması çalışma isteğini kırabilir” gibi ifadelerin kullanılması çocuğa anlaşıldığı hissinin verilmesinde oldukça etkilidir. Eğitici yayınlar dergiler, kitaplar, oyuncaklar oldukça etkilidir. Çocuğun ilgi alanlarının keşfedilip hemen yönlendirilmesi yararlıdır. Örneğin çocuk uzaya ya da gezegenlere ilgi duymuşsa buna ilişkin dergiler, kitaplar alınabilir. Birlikte kütüphanelere gidip, çocuğa araştırma zevki tattırılabilir. Çocuk mutlaka araştırmaya sevk edilmelidir. Çocuk ödevi ile ilgili bir soru sorduğunda “ gerçekten bu konu ilginç, cevabini ben de bilmiyorum. Haydi birlikte araştıralım” diyebilmelisiniz. Çocuğun kitap okuma alışkanlığını kazanması ancak anne babanın ona model olmasıyla gerçekleşebilir. Ona model olunuz.