ALANYA
Balıkçı Barınağı'nı geçen yıl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan 10 yıllığına kiraladıktan hemen sonra İskele/Rıhtım bölgesinde "güvenlik" adı altında tel örgü uygulaması başlatan, bu nedenle Alanya Belediyesi ise kelimenin tam manasıyla "papaz" olup neredeyse adliyelik duruma gelen Alanya Balıkçılar Kooperatifi yönetiminin Balıkçı Barınağı üzerine Ramazan Ayı öncesi yaptırdığı kafeteryalarla ilgili Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan, balıkçı esnafını şok edecek bir yanıt geldi.
***
Kızıl Kule'nin yanı başındaki tarihi konağın sahibi olan, aynı zamanda burada halıcılık da yapan, 2009-2014 döneminin MHP'li Alanya Belediye Meclis Üyesi olan işadamı Cemal Palamutçu, geçtiğimiz günlerde bakanlığa bir elektronik posta gönderdi ve bu kafeteryaların ticari amaçla inşa edilip edilmediğini, eğer ticari amaçlı inşa edildi iseler "ihale usulü" kiralamak istediğini belirtti.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ise Palamutçu'ya anında yanıt verdi.
***
Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Ramazan Çelebi imzasıyla gelen cevap yazısında şu ifadelere yer verildi:
"Alanya Balıkçı Barınağı'na ilişkin elektronik postanız incelenmiştir. Ancak Balıkçı Barınakları Yönetmeliği'nin 5. maddesinde, barınaklarda üstyapı olarak kafeterya bulunmamaktadır. Bu nedenle,yönetmeliğe uygun olmayan bu yapılar içi bakanlığımızın 'kiralama gibi' herhangi bir tasarrufta bulunması mümkün değildir."
***
Cemal Palamutçu dün bu bilgileri benimle paylaştıktan sonra, şunları söyledi:
"Ben, eğer yasal olarak mümkünse bu kafeteryaları ihale usulü kiralamak istediğimi ilettim ama bana böyle bir cevap geldi. Demek ki kafeteryalar yasal değil. O halde nasıl inşa edildiler. Bu izni kim verdi. Bazı civar mahallelerde kaçak yapıların yıkımlarına başlayan Alanya Belediyesi'nin, bakanlıktan tarafıma gönderilen bu cevabi yazı sonrası gereğini yapacağına inanıyorum."
***
Buna mukabil...
İskele'deki Pupa Kafeterya, (eski adı Harbour olan) Rıhtım Restoran ve yolcu bekleme salonunun olduğu bölge 1. derecede arkeolojik tarihi kentsel doğal sit alanı.
Burada Koruma Kurulu'ndan habersiz hiçbir bina yapılamaz, tek bir çivi dahi çakılamaz.
Oysa bu kafeterya, restoran ve salon 2000'li yılların başında kurulan ALİDAŞ ile birlikte orada oldukları için kamuoyu ve ne yazık ki resmi kurumlar artık bu durumu kanıksamış vaziyette.
Balıkçı Barınağı olarak tahsis edilen alanların gerisinde kalan kısımlarda neler yapılabileceği açıkça ifade ediliyor.
Balıkçılar "Biz burayı kiraladık, istediğimizi yaparız" diyor ama Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan gelen yazıda da açıkça belirtildiği üzere, bu yasal olarak mümkün değil.
Üstelik Kızıl Kule'den İskele Polis Karakolu'na kadar olan bölge, sit alanlarının etkileme geçiş bölgesi, yani tampon bölge.
Tampon bölgelerde de Koruma Kurulu yetkili, bu yüzden bu bölgenin durumu Antalya Koruma Kurulu'nda defalarca masaya yatırıldı.
Ve sonuç olarak o bölgede yapılaşmaya izin verenler ve yapanlar hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu.
Alanya Balıkçı Barınağı'nda sadece balıkçı esnafının kullanımı için lokal yapımına izin veriliyor.
Bunun dışında normal vatandaşa çay/kahve satışı dahi mümkün değil.
***
Geçen hafta yapılan encümen toplantısında basın mensuplarının, "Kafeteryalar hakkında nasıl bir tasarrufta bulunacaksınız?" diye sorduğu Adem Başkan, "Rapor bekliyoruz, gelsin, gereğini yapacağız" demişti.
Bana göre Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan gelen yanıt aynı zamanda bir rapor niteliği taşıyor.
Bu kafeteryalar bildiğim kadarıyla Alanya Belediyesi'nden ruhsat alınmadan yapılmış yapılardır.
Ruhsat alınmadan yapıldıkları için de "kaçak yapı" statüsüne girmektedir.
Bu nedenle, tıpkı iki gün önce civar mahallelerdeki kaçak yapılar gibi acilen yıkılmaları gerekmektedir.
***
Elbette bu kafeteryalar yıkılacaksa, işin içine, doğal sit alanı içinde yer alan İskele'deki kafeteryalar, restoranlar ve yolcu salonları da dahil edilmelidir.
Peki, Bakanlık yazılarına ve Koruma Kurulu kararlarına rağmen bu "kaçak yapılar" halen yerinde durursa ve göz yumulursa ne mi olur?
Bunun için haber ajanslarına beş dakika göz gezdirmek yeterli.
İşte bir örnek.
Tarih 2010.
"Aydın'ın Kuşadası Belediyesi Fen İşleri Müdür Vekili Müge Bayrak ile aynı birimde mimar olarak görev yapan Erol Boz, "yapı kullanım izni olmadan bir işletmeye ruhsat verilmesine göz yumdukları" iddiasıyla yargılandıkları davada 1'er yıl hapisle cezalandırıldı. Hükmün açıklanması da CMK 231/5 maddesine göre ertelenerek, sanıkların 5 yıl denetim süresine tabi tutulması kararlaştırıldı."
***
Uzun lafın kısası...
Kamuoyu unutur, araya festival falan girer ama söz, ben unutmayacağım, unutturmayacağım.
Madem Alanya Belediyesi ve Adem Başkan kaçak yapıları yıkma konusunda düğmeye bastı, o halde Cemal Palamutçu'ya Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan gelen yazı hakkında da gereğinin yapılacağına inanıyorum.