Araf'a rağmen iz bırakmak

KASIM. Manevî olarak bendeki yeri derin olan en güzel zaman dilimi. Bu yıl yine farklı bir güzellikle geldi bana. Bu nedenle ilk yazıma, bu köşede bana bir söz hakkı veren Yeni Alanya Gazetesi ailesine sonsuz teşekkürlerimi sunarak başlamak istiyorum....

KASIM.

Manevî olarak bendeki yeri derin olan en güzel zaman dilimi.
Bu yıl yine farklı bir güzellikle geldi bana.
Bu nedenle ilk yazıma, bu köşede bana bir söz hakkı veren Yeni Alanya Gazetesi ailesine sonsuz teşekkürlerimi sunarak başlamak istiyorum.
Dilerim, Kasım kadar güzel olur her yazı.
***
Ak Parti Alanya İlçe Teşkilatı yenilenmeye doğru giderken, çalışmaya ara vermeyerek ipin ucunu da sıkı tutuyorlar.
Araf, bildiğiniz üzere "arada olan" ve "belirsizlik" gibi anlamları ifade ediyor.
Araf, zor bir evredir insan zihninde.
Var ile yok arası, olmak ile olmamanın eşiğinde karanlık bir boşluktur.
İnsan bir konuda belirsizlik içinde kaldığı zaman ruhen hiçbir şey yapmak istememe haline bürünür.
Kaldı ki bu gayet normaldir, zira karanlık karanlıktır, aydınlık aydınlıktır da alacakaranlık neye gebe olduğunu bilmediğimiz andır.
Peki ne alakası var bu Araf'ın Alanya siyaseti ile?
Ak Parti Alanya İlçe Teşkilatı aslında tam olarak da şu an Araf denilen olayı iliklerine kadar yaşıyor.
Ak Parti İlçe Başkanı Sayın Mustafa Berberoğlu ve Gençlik Kolları Başkanı Sayın Alaaddin Işık'ın görev devri yapacağını net olarak bilsek de görevlerini kimlere devredecekleri halen belli değil.
Elbette İlçe Başkanı Sayın Mustafa Toklu ve Sayın Yılmaz İçmen ismini her yerden duysak da, bu henüz kesinleşmiş bir durum değil.
Her ikisi de takdir ettiğimiz ve saygı duyduğumuz güçlü dava arkadaşlarımızdır.
Sayın Mustafa Toklu komşumuzun oğlu, aynı okulda okuduğum bir ağabey, elbette aynı davaya baş koyduğumuz iken, Yılmaz İçmen de komşumuzun yeğeni ve aynı davada Üni Ak Başkanlığı'nda beraber çalışma fırsatı bulduğumuz dava arkadaşı, başkandan çok bir ağabey kardeş gibi duran, benim için takdir edilecek iki farklı şahsiyettir.
Bu dönemde hem görev devri yapacak olan Mustafa Berberoğlu ve Alaaddin Işık, hem de görev teslim alacağı düşünülen Mustafa Toklu ve Yılmaz İçmen takdire şayan bir duruş sergileyerek çalışma konusunda milim esnemediler.
Sanırım Ak Parti'de beni en çok cezbeden durum da tam olarak bu ruh.
Çalışma azmi her şart ve durumda zerre eksilmeden yoluna devam eden yegane duygu bu parti içinde.
Görevi teslim edecek olan taraf "Benden bu kadar, biraz da yeni gelen çalışsın" demezken, görevi teslim alacak olan taraf da "Yerim garanti" demiyor.
Bir bayrak, vatan, millet, dava aşkıdır alıp gidiyor yüreklerini.
İşte diyorum, Ak Parti tam da bu yüzden ayakta kalacak ve kalmalı.
Her durumda çalışmayı ilke edinmiş, genci ve yaşlısı ile durmadan çalışmalı.
Lise, üniversite, gençlik, ana kademe, kadın kolları soluksuz bir çalışma içinde.
Tüm istekleri geleceğe bir iz bırakmak.
Geleceğe güzel bir iz bırakmak ve bunun çalışmaktan geçtiğinin bilincinde olarak uyanıyorlar her sabaha.
Diyorum ki...
Bu Araf sürecinde böyle çalışan bir ekip aydınlıkta nasıl işler yapar.
En kısa zamanda sonuçları hep beraber görmeye başlayacağımızdan hiç şüphem yok.
Çalışarak geleceğe güzel izler bırakabilmek dileği ile...