Alanya'da konuşulması gerekenler

ALANYA'DA işler yolunda gittiğinde yapısal sorunlara eğilen insan sayısı maalesef çok az. Hazır hep sorunları ve dertleri konuşuyorken, trafik konusuna da değinmeden olmaz. "Efendim, çevre yolu bittiğinde trafik rahatlar!" Elbette bu çok doğru bir tespit ama bir şartla: Eğer çevre yolunun iki yakası hemen imara açılırsa, yol boyunca sıralı dükkanlar yapılırsa ve birkaç akaryakıt istasyonu da kondurulursa... Sadece yeni bir mahallemiz daha olur; şehrin göbeğinde çevre yolu ya da çevresi şehirle kuşatılmış yol. D-400 Karayolu mesela. Şehrin tam da ortasından geçen ve her gün kazalarla anılan bu yolu konuşmak lazım.

Bir tarafta keyifle plaja giden turistler ve yol boyunca TIR, kamyon, otobüs ne varsa hepsi aynı yerde. Kaç kaza oldu, kaç insan can verdi bu yolda?

Sayısını TÜİK bile bilemiyordur. İnsanlar Avrupa'dan çıkıp gelmişler. Trafik kuralları her yerde standart; ayağını yaya geçidine attığı an sistemin ve kuralların onu koruduğunu biliyor. Oysa bu kural kargaşasından dolayı kaç misafir ülkesine, evine cansız döndü? Yaya kaldırımları otopark gibi kullanılıyor, denetim yok! "Ne yapsın vatandaş, aracını nereye park edecek?" Elbette yapılan bir kural ihlali ama kural koyucuların "Oraya değil, buraya park et" diye bir yer göstermesi gerekmez mi?

Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi... Hastanemizle ve çalışanlarıyla gurur duyuyoruz, iyi ki varlar ama bu yapı planlanırken oluşabilecek trafik karmaşası neden akıllara gelmedi? Otopark desen tam bir sorun yumağı. Hastane etrafında dört beş tur dönüp bir araç çıkarsa ve şansın yaver giderse gidip oraya park edebiliyorsun.

Bir gün geçmesin ki motor kazasında bir can yitirmeyelim.

Ağır vasıta araçlarıyla aynı şeritte gidiyor motor sürücüleri! Kaldırımda bisiklet sürene kızıyoruz ama bu trafik yoğunluğunda kimseler yola inmeye cesaret edemiyor.

Elbette bu sıkıntılar 3-5 yılda ortaya çıkmadı. Geçmişte şehri yönetenlerin bugün turizm başta olmak üzere bu kadar göç alacağını tahmin etmeleri de mümkün değildi. Ama olan olmuş. Bundan sonra yapılacaklara bakmak ve şehri turizme yakışır tertip ve düzene kavuşturmak lazım. Siz değerli okurlarımızdan gelecek çözüm önerilerini de başka bir yazıda bu köşeden paylaşmak istiyorum.

Esen kalın...