DÜN
sabah Facebook ve Twitter hesabıma "Sizce Alanya turizmi ve ticaretinin bataktan kurtulması için şehre ne lazım?" diye yazıp akşama kadar sütre gerisinden gelişmeleri takip ettim.
Sağ olsunlar, 100'ün üzerinde takipçim kendi pencerelerinden Alanya'nın kurtuluş reçetesini yazıp "Vatandaşın görüşü nedir?" noktasında bizi aydınlattı.
Pek çoğunu yerimin dar oluşundan buraya alamadım, kusuruma bakmasınlar.
İşte, halkın gözüyle Alanya'nın kurtuluş reçetesinden bazı notlar...
"İskele'nin eski haline getirilmesi, kalifiye eleman, düzgün işletmecilik, edepli ticaret lazım."
"Şehre bir Yılmaz Büyükerşen vizyonu lazım."
"Alanya şehir otellerinde her şey dahil sistemini ortadan kaldırmadan turizmin düzeleceğini sanmıyorum. Parmakla sayılacak kadar turist var, HD sistemi yüzünden otelden ayrılmıyor. Bu yüzden esnaf da iş yapamıyor."
"Asıl suç esnafta. 'Müşteri nasıl olsa bir daha gelmez' deyip 3 liralık malı 100 liraya satmaya kalkarsa her sene daha da kötüye gideriz."
"Alanya sadece turizme bel bağlamamalı. Alanya'ya fabrikalar yapılsın, insanlara alternatif iş olanakları sunulsun. Oyuncak veya iplik fabrikası kurulabilir. Herkesin parası yok ki muzluk yapsın. Artık her otelci veya inşaatçı kendini garantiye almak için muzluk alıp sera yapıyor, işine bakıyor. Ama orta ve alt kesimdekiler ne yapacak?"
"Turizmin 12 ay olması adına Avrupa takımlarının devre arası çalışmaları için büyük futbol sahaları yapılmalı. Turizm sahillerle sınırlı kalmamalı, yayla turizmine de yatırım yapılmalı. Avrupalı emekli turistler için sağlık turizmine önem verilmeli."
"Herkes spor turizmi diyor ama şehir Alanyaspor'a sahip çıkmıyor. Alanya halkı bu işin bilincine tam varamadı."
"Korsan limanı gibi olmuş İskele'yi boşaltmak lazım, Göcek gibi yat limanı yapmak lazım. İskele'de kent estetiğinin içine etmiş disko adı altında çalışan tüm mekanların yıkılması lazım. Sahte tişört, ayakkabı, gözlük, çanta satan arkadaşların dükkanlarını kapatacaksın ki kiralar bakın nasıl da düşüyor."
"Alanya'da varoş bir kent kültürü oluşmaya başladı, bu çok tehlikeli. İnsanlar çöplerden yiyecek topluyor, ufacık çocuklar tespih satıp dilencilik yapıyor. Üstelik kentin en işlek yerlerinde! Bir de mantar gibi her yerde mısır satan zevksizlik abidesi seyyar arabalar mantığının dışında her şeyi satan portakal büfeler var."
"En başta tur acentelerinin yabancı misafirlerimizi rahat bırakmaları, turisti koyun gibi istedikleri yere götürmeye zorlamaları en büyük balta. Avrupa pazarını geri kazanmalıyız. Rus turistin Alanya'ya çok faydası olmaz."
"Öncelikle işini bilen, konuya hakim, sektörün içinden gelen, ağzından bal akan turizm bakanı lazım."
"Alanya olarak esnafın, çalışanların, işverenlerin, yöneticilerin, kolluk kuvvetlerinin, kısacası herkesin üniversite tarafından her dalda eğitilmesi lazım. Ondan sonrası kendiliğinden düzelir."
"Turizme katkısı olan sektörlere destek yapılmalı. Örneğin dalış sektörü olarak biz Alanya'da yılda 10 bin misafire hizmet ediyoruz. Dalış sektörü canlanırsa bu rakam 20-30 bin olabilir. Bunun için Alanya Kalesi civarına gemi veya tank batırılmalıdır."
"Her isteyen istediği işyerini açamasın, aynı işyerleri arasında minimum 200 metre mesafe olsun, hata yapan da ciddi bedeller ödesin."
"Bırakın bu tanıtım hikayelerini. Ayın paraya Manavgat Side gibi on numara otelleri olan yerde mi tatil yapmak istersiniz, yoksa Alanya'daki gibi 30-40 yıllık apart otellerde mi?"
"Memlekete yetecek ayakkabıcı Alanya'da var ama alayı sahte olduğu için bir tane giyilecek kaliteli ayakkabısı yok. LCW mağazası müşteriye yetişemiyor, yanındaki butikçi siftah yapamamaktan şikayetçi. Neden acaba? Alanya'da söz sahibi otelciler ve aileleri yaşasın, memleketin geri kalanı açlıktan kırılsın mı?"
"Şehir içindeki otellerin 3'te 2'sini fiziki koşulları, şartları ve standartları nedeniyle kapatacaksın. Kaliteyi yükseltene kadar da açtırmayacaksın."
"Türkiye'nin temel sorunu terördür. Can güvenliğinin olmadığı bir coğrafyaya turist gelmez. Siz şimdi Tunus'a, Lübnan'a, Mısır'a, Suriye'ye tatile gider misiniz? Türkiye de Avrupalıların gözünde bir Ortadoğu ülkesi gibi. Önce bu algıyı kırmak lazım."
"30 bin liralık dükkanı 100 bin Euro'ya kiralayan dükkan sahibi kalmadığında, buna bağlı olarak da 1 liralık malı turiste 10 liraya satan zihniyet bittiğinde Alanya kurtulur."
"Paranın Alanya'yı getirdiği son nokta, her şeyi toz pembe göstermeye çalışan basiretsiz yöneticiler, turizmden anlamayan dükkan iş verenleri, kalifiye eleman yokluğu. Boş ver, 3-5 sene daha böyle gider kafayı yormayın."
"Otopark sorunu var. Parkomata 40 dakika için 50 lira verdim, zoruma gitti. Böyle bir sistem olmaz. Vatandaş aracıyla çarşıya inip alışveriş yapmaya korkuyor. 20 liralık alışveriş için 4 lira ödemek diye bir şey olmaz."
"Az evvel sahil yolundan Sanayi'ye giderken otel önlerinde bekleyen deveci teyzelerden biri, cep telefonuyla devesinin fotoğrafını çeken turist kadından zorla para istedi. Belki o turist ilk defa ülkemize ve Alanya'ya gelmişti. Eğitim şart!"
"Şehrin bir çok noktası terk edilmiş, virane şehir gibi. Akşamları karanlık içinde, insan yürürken korkuyor. Damlataş ve İş Bankası gibi bölgeler acilen ışıklandırılmalı."
"Bir taksici esnafı olarak saat 12.10 ve biz daha siftah yapmadık. Sağ olsunlar, bizim işi yapmayan kimse kalmadı. Hastaneler, restoranlar, diskolar, dişçiler, doktorlar, marketler, butikler ve oteller servis yapıyor. Buna dur denilmeli."
***
(DİP NOT: Vatandaş dertli, derdini sosyal medyada haykırıyor. Neden acaba? Muhatap olacak kişi mi bulamıyor, yoksa 'Anlatsak ne yazar. Nasıl olsa çözülmeyecek' mi diyor? Hangisi acaba? Yorum sizin.)