- Daha önce de yazdım,
Dedim ki; “Ey Alanya’nın yetkilileri, yerel yöneticileri ve kanaat önderleri; ayırdında mısınız; Alanya’nın geçim kaynakları olan turizm ve tarım alanları giderek daralıyor?
Daralıyor da ne oluyor?
Konut!
Hem de bir artı birlik konut.
Alanya, geri dönüşü olmayan bir yola doğru giriyor, Sayın yöneticiler(!) ayırdında mısınız? …
Alanya bir çıkmazın eşiğinde.
Bu gidişle dağ taş konut olacak Alanya’da.
Otellerin yerini konut, yol ve kaldırımların yerini yasadışı araç otoparkları alacak.
Sonra?
Sonra esnaf kepenk kapatacak (ki kapatmaya başladı); işsizlik ve açlık Alanya’da huzur bırakmayacak.
Örnek mi?
Örnek pek çok.
Ben kendi oturduğum sokaktan örnek vereyim.
Bulut Sokak üzerinde bulunan iki adet otel (Güneş) ve üç adet konut yıkıldı. Biri hariç tümü “otoparksız konut” oluyor.
Yani?
Yani buradaki ticari döngü yok ediliyor; deyim yerindeyse, bu sokak ve etrafındaki pek çok sokak ve kaldırımlar, “yasadışı otopark” olacak.
Şimdi bana hiç kimse, “Bu memlekette özgürlük var, demokrasi var. Vatandaş ne isterse onu yapar. İster otel yapar, ister konut…” demesin.
O zaman ben de; “Bu kentin geleceğini düşünmek zorunda olan bir mülki amiri, yerel yöneticileri, danışma kurulları, kanaat önderleri var. Onlar ne işe yarıyor” derim.
Hatta dahasını da söyler;
“Alanya’nın yerel yöneticileri bu işe çanak tutuyor” derim.
* * *
Yapmayın Sayın Yöneticiler, yapmayın.
Otellerin, apartların, pansiyonların konuta dönüşmesine izin vermeyin.
Yavaş yavaş ölüyor / öldürülüyor bu kent, ayılın artık.
Alanya üreten bir kent olmaktan çıkıyor, tüketen / tüketici bir kent oluyor.
Alanya’nın geleceği ölüyor / öldürülüyor.
Alanya turizmi, Alanya tarımı ölüyor.
Alanya esnafı ölüyor.
Alanya’nın gelecek kuşaklarının rızkı, yok ediliyor.
Alanya bu durumu kaldıramaz.
Konut, konut, konut…
Dağ taş konut!
Nereye kadar?
Her apartman, içerdiği bağımsız bölüm sayısının, iki katı araç demek; bu kentin cadde ve sokaklarının bu kadar aracı kaldırması mümkün mü?
Ayılın ve kendinize gelin artık.
Bu konuda Alanya Belediyesinin çalışmalarına yön verecek bir şuranın oluşturulup; daha fazla geç kalınmadan bu tür konuların tartışılması gerektiğini düşünüyorum.
Alanya bitip, yok olmadan.
Dahası kenti mafyanın eline düşürmeden, kendinize gelin…
Alanya’yı öldürüyorsunuz.