Bilader, esgiden çocukana anam bana ökelendiinde "Cavır" deyi çırınır, yakalayabilise de nar şıpgınılan "Bita edicen mi gara cavır" deyereg bereyi bi yasdardı. Hindi gari cavırlarıla iç içe yaşayoz. Esgiden benim evin yanda in cin top oynardı. Fazla gomşu yoodu. Aşşa Aba, gelini, bir iki gişi taa varıdı.
Bizim ollar da bi şeer oldu bilader gari. Benim evin yokarı tarafına bereyi bi ev yapıldı. Saray yavrısı gibi mubareg. "Ulan kimin ola bu?" derkene, yeni saabları daşındı öndüün. Baccada sarı sarı bir iki kafa gözüme çarpıverdi. Adamların saçı olgun muşmala renginde sapsarı. Icık davarları öte dooru sürüverdim, yanlarına dooru yanaşdım. Bi bagdım, baccada yemeg yeller. Soonadan örendim, Alaman'ımış bunlar. Aşşa Aba'dan sona bi gomşum taa oldu. Adı da Hans'ımış cavırın. Yalınız Aşşa Aba'nın çırıına, paldırtısına nahıl dayanır gari bilmem. Bi gün biribirlerine girmeseler bari. Vallahı Aşşa Aba elin cavırını bi eline alısa, kimse elinden gurtaramaz, hamır yunurur gibi yunurur bildiin. Beni bile çocukana bi döödü, taa unutamadım o dayaa. Evinin ööndeki şıragmeneye çimmeye girdidim. Bi yakaladı, nar şıpgınıla yargınlarımı parçaladı bildiin. Cavırları pek hazetmez evel zaten. Neyise, cavırların haggında hayıllısını dileyelim.
Benden böönlüg bu gadar. Hadi galın saalıcaala.