TOPLUM
olarak, aklımızı başımıza toplamalıyız.
Türkiye ve toplum olarak, bıçak sırtında bir güzergahta neredeyse cambazlık yapıyoruz.
Etrafımız yangın yeri.
Ne çevremizde, ne de dünyada ciddi ve güçlü güvenebileceğimiz bir tek ülke yok gibi bir şey.
Tek dostumuz, Kuzey Irak Kürt Yönetimi.
Varın gerisini siz düşünün!
Yıllar boyu “Kızıl Elma” sevdasıyla yanıp tutuşarak hayal kurarken, bugün bu hayallerimizin suya düştüğünü, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Atambayev’in açıklamalarından anladık.
Çok daha önceleri de bu köşeden, kardeş diye bağrımıza bastığımız, Türki devletler dediğimiz ülkelerin, Rusya liderliğindeki Bağımsız Devletler Topluluğu'nda yer aldıklarından söz ederek, belli uyarılarda bulunuyordum!
İşin çok daha ilginç yanı ise, Bağımsız Devletler Topluluğu Savunma İttifakına üye 6 ülke Rusya-Türkiye çelişkisinde Rusya’nın yanında yer aldı.
Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan bu altı ülkeden üçü.
Uluslararası ilişkilerde duygusallığa yer olmadığı bir kere daha ortaya çıktı.
Her şey karşılıklı çıkara dayalı olarak şekilleniyor.
Ülke içinde bile, kimi iller kimi illerle, ilçeler ilçelerle, beldeler beldelerle, hatta mahalleler mahallelerle rekabete girerek ters düşebilmekteler.
Çok daha çarpıcı olansa, kardeşler kardeşleriyle, baba çocuklarıyla, evlatlar ana babalarıyla çatışıyor, birbirlerini en küçük çıkar çelişkisinde öldürebiliyorsa, bir başka toplumun, bir başka bağımsız devlet olarak, bir başka devletle, belli bir duygusallık içinde, koşulsuz bir birlerine destek olmaları mümkün mü?
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile bile zaman zaman ters düşebiliyoruz!
En yakınımız aynı zamanda “İki devlet, tek millet” dediğimiz Azerbaycan'ın bile, Ermenistan ile bir yakınlaşmaya gittiğimizde bize dönük nasıl bir tavır içine girdiğini unutmuş gibiyiz!
Eğer etnik köken ya da dinsel birliktelik belirleyici olsaydı, Araplar birbirleriyle savaşmaz, mezhep çatışmasıyla birbirlerini öldürmezlerdi.
Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın sık sık Orta Doğudan, Kafkaslardan, Balkanlardan hatta Uzak Doğudaki belli yerlerden söz ederek, kimi yerleri Türklük kimi yerleri de din kardeşliği açısından ele alarak, Türkiye ile özdeştirip, buralardaki sorunların bizim sorunumuz olmasından dem vurmalarının ne denli duygusal ve hayalci bir yaklaşım olduğunu söylememizde yarar var.
- DEVAM EDECEK -