Akıllarımız tutulmuş durumda

Akıl tutulması diye buna denir. Ülkeyi kaosa sürüklemek için elimizden geleni yapıyoruz. Toplumsal kutuplaşma tavan yapmış durumda. İdeolojik temelli düşünsel açılımlara dayalı birlikteliklerin, siyasi yapılanmalardaki ilkesizlikler ve...

Akıl tutulması diye buna denir.

Ülkeyi kaosa sürüklemek için elimizden geleni yapıyoruz.

Toplumsal kutuplaşma tavan yapmış durumda.

İdeolojik temelli düşünsel açılımlara dayalı birlikteliklerin, siyasi yapılanmalardaki ilkesizlikler ve de ileriye dönük öngörüsüzlükler ve de oy kaygısına dayalı hamasi çıkışlar yüzünden, oraya buraya savrularak, özünden nasıl uzaklaştığına şahit oluyoruz.

Düşmanımın düşmanı dostumdur anlayışından yola çıkmanın şark kurnazlığına dayalı ilkellikle, bir pire için yorgan yakmanın ahmaklığına benzer bir çizgide koşuşturup duruyoruz.

Tüm sorunlarımızın sorumlusu olarak birilerini göstermenin saçmalığında, o birilerinin oyunlarına geldiğimizin bile farkına varamamanın körlüğünde, birbirimizle uğraşmayı bırakın birbirimizi yok etmenin hesabı içindeyiz.

Demokrasi kültüründen yoksun bir biçimde, hoşgörü ve empatiye sırtımızı dönerek, insanoğlunun en temel özlemi olması gereken üst kimliğimizin, dünyalı ve insan olmak olduğunu aklımızın ucundan bile geçirmeden, en sıradan alt kimlikleri bile öne çıkararak, çatışma aracı olarak kullanmanın saçmalığına yelken açıp, hem ülkemize, hem ülke insanımıza, hem de kendi kendimize ve de birbirimize ihanet etmekle meşgulüz.

Demokrasinin vazgeçilmezlerinden olan siyasi partiler ve onların en önde gelen aktörleri, sivil toplum örgütleri, odalar ve derneklerin önemli bir bölümü asli görevlerinden uzaklaşmış, kutuplaşmanın ve de çatışmanın en önemli aktörleri haline gelmiş durumda.

Bu rezil durumun nasıl bir ortamda gerçekleştiğine bir bakın.

Çevremiz savaş alanı.

Cumhurbaşkanımızın dış politikadaki saçmalıkları ve önüne gelene posta atması yüzünden BM’nin 5 daimi üyesiyle papaz olmuş durumdayız.

ABD ve Rusya hatta Çin, Suriye’de kendi hesaplarını hayata geçirmeye çalışırken, biz bunlara rağmen hala Esat karşıtlığında ısrar ediyoruz.

Ortadoğu’nun her anlamda bir bataklık olduğunu bile bile, Suriye’nin, Irak’ın, Mısır’ın, Libya’nın iç işlerine direkt müdahale etme saçmalığına girmenin büyük faturası bize çıkmak üzere.

Rusya, İran, Irak, Suriye ve de Yunanistan tarafından kıskaca alınmış durumdayız.

Terör örgütleri ülke içinde cirit atıp, en acımasız eylemlere imza atmakla meşgul.

Böylesine olumsuz bir tablo içinde bile biz ne yapıyoruz?

Birbirimizle uğraşıyoruz.

Kavganın ve ayrışmamızın temel nedeni ne?

15 gün sonra yapılacak seçimde tuttuğumuz partinin daha fazla oy alması.

- DEVAM EDECEK -