Akıldan Irak olmasın

ABD, 2003'te Saddam'da nükleer silah olduğunu ileri sürerek havadan bomba yağdırarak işgal ettiği Irak'tan 9 yıl sonra güya çekiliyor; Geride yoksulluk, kan ve gözyaşı bırakarak! Yeniçağ manşetinde 9 yılın bilançosunu özetlemiş:...

ABD, 2003’te Saddam’da nükleer silah olduğunu ileri sürerek havadan bomba yağdırarak işgal ettiği Irak'tan 9 yıl sonra güya çekiliyor; Geride yoksulluk, kan ve gözyaşı bırakarak!
Yeniçağ manşetinde 9 yılın bilançosunu özetlemiş: 1 milyon Müslüman'ı katlettiler, kadınların ırzına geçtiler, Sünni’yi Şii’ye düşman ettiler, koca bir ülkeyi üçe böldüler!
Türkiye açısından en acısı, kuklaları Barzani, Talabani ve Maliki,"Büyük Kürdistan" uğruna, açıkça “Kürdistan” dedikleri Irak'ı PKK'ya destek, üs yaptılar!
***
Irak'ta petrol bulunması, 19. yüzyıldan beri büyük devletler için önemini arttırmış ve türlü entrikalara sahne olmuştu. İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi Almanya'sı bu ülkede İngiltere karşısında, “adamları “ vasıtasıyla iktidarı ele geçirmeye teşebbüs etti. Sonra Sovyet Rusya da buraya el attı. Irak yapay bir devlet ve bu devler mücadelesine, çıkar kavgalarına müsait zemin. Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra, Osmanlı Devleti Orta Doğu'da da Arapların arkadan hançerlemesiyle binlerce evladını kaybettikten sonra, İngiltere ve Fransa Orta Doğu'daki egemenlik alanlarını, İngiliz Sykes ve Fransız Picot adlı iki memurlarının yeni hudutlarını masa üstündeki haritalarda adeta cetveller çizerek pay etmişlerdi. Irak İngiltere'nin sömürge alanı oldu.
Ancak bu olayın kitabını yazan David Promkin'in deyişiyle bu “Bütün barışlara son veren bir barış" oldu!
***
Türkiye’yi, Amerika'nın Irak ve Orta Doğu'daki bu çıkarlarına alet olmaktan Allah'ın büyük lütfu ve iktidarla muhalefetin ender sağduyusuyla, 1 Mart 2008 tezkeresinin ret edilmesi kurtardı. Bu tezkere eğer kabul edilseydi, ABD’ye, ordusuna topraklarımızdan serbest geçiş ve Güneydoğu'da üsler verecekti. Bu tezkereyi savunanlara göre böylelikle Türkiye de barış masasında oturacaktı. Tabii, bu hayaldi ama eğer ABD'ye istedikleri verilseydi şimdi 9 yıllık işgal bilançosuna ortak olacaktık!
Daha vahimi, ABD ordusu Güneydoğu’ya devamlı yerleşecek ve orada iç işlerimize daha yakından karışacaktı.
Fakat dostumuz ABD netice olarak Türk ordusuna Kuzey Irak'ta PKK'ya karşı operasyon için icazet vermediği hatta aksine PKK'ya kuklaları vasıtasıyla destek olmaktan başka askerlerimizin başına çuval geçirerek intikamı aldı.
***
Şimdi Amerikan ordusu sancağını kılıfına soktu, güya çekiliyor. Sancağını indirdi, tasını tarağını topladı ama ABD bu ülkeden hakikaten, elini ayağını çeker mi? Çekmez, çekemez; Çünkü o bölgede petrolden başlayarak Büyük Orta Doğu Projesi'ne kadar çıkarları, hesapları var!
***
“Irak”, Arapça “uzak” demek. Osmanlı İmparatorluğunu eyaleti olan bu diyara, herhalde, payitahttan çok uzakta olduğu için “Irak” demişler! Ancak bugünün şartlarında, gerçeklerinde, Irak, Türkiye için çok “yakın”; PKK ile mücadelede Barzani'den, Talabani'den medet umulurken, onlar Türkiye'ye meydan okuyorlar. Hem neden Türkiye'ye yardım etsinler? Peşmergelerini, PKK'ya karşı kullanırlar mı? İleride belki bunun da zamanı gelecek. Fakat, şimdi PKK taşeronları: Türkiye’yi bölecek, "Büyük Kürdistan"ı kuracak onlar da hazıra konacaklar! PKK ile kozlarını paylaşmaya gelince de ABD sağ olsun!