İNSAN
doğasında açlığın yüzlerce çeşidi vardır.
Paraya, mala, mülke ve şöhrete olan açlık başkadır.
Yemeye, içmeye, giymeye ve sevmeye olan açlık başka.
Makul ve normal olan açlık vardır.
Makul ve normal olmayan açlık da.
Bütün açlıkları ortaya çıkaran ise haz" duygusudur.
***
Makul ve normal olan açlık içgüdüsel bir dürtüdür.
Yaşamsal bir zorunluluktur, önü alınamaz.
Yemek, içmek, üremek, güvelik ve yaşama arzusu.
Giyinmek ve barınmak gibi olanlar normal açlıklardır.
Bunların dahi normal ölçülerde olması esastır.
Aşırılığa kaçmak bunları bile normal dışı yapar.
Bu açlığın tüm canlılarda bulunması yaratılıştandır.
Giderilmesi ise haz sayesinde olur.
Aç bir insanın yemek ile doyması.
Susuz bir kimsenin belirli bir miktarda su içmesi.
Haz duygusunun tamamlanması ile son bulur.
Buna rağmen devam edilmesi sağlığı bozar.
Fiziksel ve zihinsel bir hastalığın belirtisidir.
İnsanı makul ve normal olmayan açlığa götürür.
***
Makul ve normal olmayan açlık bir hastalıktır.
İnsan aklında ve ruhunda bozulma olduğunun göstergesidir.
Tedavisi iki şekilde mümkün olur.
Birincisi, bozuk olan akıl ve ruh ehillerce tedavi edilir.
İkincisi, yarım olan akıl okumak ve araştırmakla geliştirilir.
Dinlerin ve bilimlerin varlık sebebi aklı geliştirmektir.
Ruhu terbiye edip normal olan hazlara yöneltmektir.
***
İnsan nesli "Homo Habilis" ile 2,5 milyon yıl önce...
Yetersiz bir akılla doğa ve tarih sahnesine çıkmıştır.
2 milyon yıl sonra "Homo Sapiens" ile aklı gelişmiştir.
Modern insan bunun üzerine 500 bin yıl daha eklemiş...
Din kuralları, ahlak, örf ve adetler, gelenekler biriktirmiş...
Aklın yolculuğunu çetin sınavlardan geçirmiştir.
Bugün ulaşılan nokta akıl ve vicdanın ortak noktasıdır.
Bu ortak nokta "Hukuku sistemlerini" ortaya koymuş...
Toplumlar normal olmayan açlığı suç saymışlardır.
***
Ülkemiz bugünlerde "Homo habilislerin" etkisi altındadır.
Din çarpıtılmakta hukuk hiçe sayılmaktadır.
Akıl ve vicdandan yoksun söylemler ayyuka çıkmış...
İnsana değil, canlıya layık görülmeyecek sözler sarf edilmektedir.
Bu sözlerin bilinçaltında "cinselliğe" olan açlık yatmakta...
Haz duygusuna olan esaretin ağırlığı görülmektedir.
Eflatun 2300 yıl önce şöyle söylemiştir.
"Bütün şeyler karışık bir haldeyken, akıl onları düzene soktu."
Allah'tan (cc) otoriteleri düzene sokacak akıl niyaz ediyorum.