İNŞAAT
işçileri Avusturya'nın Melborn kentinde, 8 saatlik çalışma süresi için yürüyüş yaptılar.
Yıl 1856 ve bu ilk 1 Mayıs yürüyüşüdür.
****
Yıl 1886 ve bu kez yer ABD'nin Şikago kenti.
500 bin işçi 12 saatlik çalışmaya karşı yürür.
Amaçları 6 gün ve 8 saatlik çalışmadır.
Yürüyenlerin yarısı beyaz, diğer yarısı siyahtır.
Yürüyüş baskı ile sona ermiştir.
Fakat beyaz ve siyahlar birlikte hareket etmiştir.
Bu yürüyüşün en büyük başarısı da budur.
****
Ülkemizde 1 Mayıs ilk defa 1923'de kutlanmıştır.
22 Nisan 2009'da resmi bayram ilan edilmiştir.
****
Emek ile sermaye arasındaki savaş eskilere dayanır.
Sanayileşmenin ilk yıllarına tekabül eder.
Bu yıllarda sanayinin etkisiyle kentleşme başlamıştır.
Köylerden kentlere göç edenler işçi sınıfına dahil olur.
İlk başlarda işçi az olduğundan ücretler tatminkardır.
Küçük toprak sahibi köylüler dahi işçi olmaya adaydır.
Zamanla göçlerin artması potansiyel işçiyi artırmıştır.
Bu da emek rekabetine yol açmıştır.
Dolayısı ile işveren ücretleri azaltma politikası izlemiştir.
****
Sermayedarlar daha da ileri giderek çocuk işçi almıştır.
Fabrikalarda 12 yaşa düşen işçiler 16 saat çalışmıştır.
Kadın işçileri istihdam ederek yarı ücret vermişlerdir.
Çalışma çağındaki erkekler işsiz kalmıştır.
Ya da ücretleri aşağıya çekilmeye çalışılmıştır.
****
1800'lü yıllarda işyerleri sağlıksız ve tehlikelidir.
İş güvenliği ve güvencesi yoktur.
Yetersiz beslenme ve pis ortamlar ölüme neden olmaktadır.
Emekçiler varoşlarda sağlıksız yaşamaktadır.
Genç nüfus ölümü emekçiler arasında yaygındır.
****
1950'den sonra ortaya çıkan refah devletleri hariç.
O yıllarda ve halen devlet sermayenin yanındadır.
Emekçilerin az da olsa hak almayı başarabilmiştir.
Bunun birinci nedeni yüzyıl süren mücadeleleridir.
İkinci nedeni ise kısa süren refah devletleridir.
Daha doğrusu "sosyal demokrat" iktidarlardır.
Ya da onların dünya siyasetini yönlendirmesidir.
****
Bugün kapitalist anlayış aynı hızla devam etmektedir.
Fakat emekçi hareketleri yok olma seviyesindedir.
Sendikalar menfaat yuvası derneklere dönüşmektedir.
Devlet sadece pansuman tedbirler uygulamaktadır.
Sermaye ise yerelden "küresele" dönüşmüştür.
Artık emekçi sınıfı diye bir sınıf yoktur.
Dolayısıyla "1 Mayıs Bayramı" diye bir bayram da yoktur.