DİM TV ekranlarının gündeme ilişkin önemli konuların ele alındığı Ebru Yahşi ile Kent Gündemi’nde bu hafta turizm emekçilerinin güncel sorunları masaya yatırıldı. Programa konuk olan Hotel Kat Hizmetleri Eğitim ve Dekorasyon Derneği (HOTED) Onursal Başkanı ve Başdanışmanı Hakan Halit Yeni şunları söyledi.
‘ ALANYA’NIN DURUMU ORTADA’
Maalesef hiçbir şey istediğimiz gibi gitmiyor. Emekçiler çok bir şey de istemiyor aslında. İstedikleri belli. Sürdürebilir bir maaşları olsun, ailelerini geçindirebilsinler istiyorlar. Ama hayat şartları ortada. Alanya’nın durumu ortada. Diğer şehirlere göre baktığımızda özellikle Alanya’da yaşanabilirlikten her geçen gün uzaklaşıyoruz. Biz Alanya’yı konuşuyoruz ama turizm emekçilerinin sorunları neredeyse her yerde aynı. Milyonlarca emekçi inanılmaz bir durumda.
‘4 AY KISKACINA PANDEMİ DE EKLENİNCE BÖYLE OLDU’
Ben neredeyse 10 yıldır değerli iş verenlerimize seslendim. ‘Emekçilerinize sahip çıkın, bir gün gelecek emekçilerinizi mumla arayacaksınız’ dedim. Bu insanların bir gün turizme küstüreceklerini belirttim. Maalesef benim söylediklerime öyle bir gelindi ki! Ortada ne emekçi kaldı ne de başka bir şey. Emeçinizi 4 aydan sonra kapı önüne koymayı vazgeçin dedik. Bu insanlara sürdürebilir bir maaş ve askı meselesini çözün dedik. 4 ay sonra bu insanlar kapının önüne konulduğunda 8 ay ne yiyecek? Bu insanlar işsizlik maaşından, SGK’dan ve diğer tüm sosyal haklarından yararlanamıyorlar. Dolayısıyla bu kıskaça bir de pandemi eklenince durum bu oldu. Turizmde emek verilen, yetiştirilen, kalifiye denilen personelimizin hepsi sektöre küstü ve sektörden gitti. Bu kadar hızlı bir kopuş, pandemi öncesi bu insanların 4 ay kıskacıyla mücadele ediyor olması. Kiralara bir bakın. Bu kadar zorluğun içinde insanlar sektörü hızlı bir şekilde terk etti. İş verenler bu işi o kadar hafife aldılar ki. Şimdi hepsi çeşitli açıklamalar yapıyorlar. Hayır bir de enteresan olan bunu söyleyen kesim sahip çıkması gereken kesim. Sessiz sessiz yorum yaparak, kıyıdan köşeden serzenişte bulunarak olmuyor. İşveren isteseydi emekçisine sahip çıkardı. İşveren de kendi açısından ayakta kalamadığını söyleyerek haklı yanlarını çıkarıyor. Ancak bunu çözecek olan da kendileri.
‘SİYASİ OTORİTE İLE ÇAKIŞMAK İSTEMİYORLAR’
Siyasi otorite ile çakışmamak ve karşı karşıya gelmemek için cılız sesler çıkardıkları için çözüm bulunamıyor. Turizm sektörü dev bir güç. Ülke ekonomisinin ana direklerinden birisini oluşturuyor bu güç. Siz bu sektörde işverenler olarak bir güçsünüz ama siyasi otorite ile çakışmamak için güçlerini kullanmıyorlar. Sokaktan toplama insanlar bu iş nereye kadar devam eder? Emekçilerimizin de bir yerde hayatlarını idame ettirmeleri gerekiyor. Tabi bu nedenle serasına, bağına, bahçesine gidecek. Kirası bu kadar pahalı bir yerde yaşamak yerine kendi kasabalarına göç etti ve etmeye de devam ediyorlar. Bunun nedeni işveren ile devletle işveren arasındaki problem. Bunu siz çözeceksiniz, biz karışamayız. Bu işe bir çözüm bulmaları lazım. Birkaç sene sonra çok daha kötü duruma gideceğiz. Şimdi işletmeciler karın tokluğuna yabancı işçileri çalıştırıyorlar. Peki bu nereye kadar sürecek? Ülkemizde işsizlik oranı yüzde 16’lara kadar çıktı. Burada iki taraf da suçlu. Hükümet bacasız sanayiden hep alayım hiçbir şey vermeyeyim diyor. İşverenin de omzuna çökmüş. Ardı ardına yapılan zamlar işletmecilerin üzerine yük olarak biniyor. İşletmeler de bunun altında ezilir. Böyle bir turizm politikası olur mu. Yetkililer de korkunç bir çelişki içinde.
‘YILLARCA EMEKÇİLER HORLANDI’
Nedenişçiler lojmanın, yemekhanenin fotoğrafını istiyor? 10-20 kişiyi bir odaya tıkarsan yıllarca olacağı bu. Bu insanlar boşu boşuna kaçmadı. Personeli yıllarca köle gibi gördü işverenler. İster darılsınlar, gerçek bu. 10 kişiye bir tuvalet verdiler. İnsanların yaşam boyutları korkunç bir haldeydi. İnsan muamelesi yapılmadığı için lojmanı görmek istiyorlar ve seçen taraf oldular. Yıllarca bu emekçinin maaşları ödenmedi. İstisnalar kaideyi bozmaz. Tabii ki iyi otelcilerimiz de var. Onları ayırıyorum. Ama genel olarak bu sorunlar yaşandı. Kışın hiçbir haktan yararlanmadılar. Böyle bir sektör olabilir mi? Buyrun o zaman patronluğu bırakın da siz işçi olun.
‘GERİ DÖNÜŞÜM TURİZMİNİ TAMAMEN KAYBEDECEKLER’
Turizm emekçisi çalışırken kapısının kilidini değiştirdikleri de oldu. Bu cürrete de pes dedik. Çeşitli mobingler yapılıyor ki kiracılar çıksın diye. Kiracı çıkınca ev sahibi mülkünü 10 bin TL’ye vereceğini zannediyor. Buradan tüm ev sahiplerini vicdana davet ediyorum. Bu insanlar gidecekler bir şekilde ve yine bu insanlara muhtaç kalacaksınız. Yurt dışından gelip 10-15 bin TL’ye ev kiralayanlarla da sorunlar başladı Alanya’da. Onlardan paralarını tahsil edemiyorlar ve resmi bir dayanak da yok. Ben de diyorum ki beter olsunlar inşallah. Emekçi ve garibanı bu duruma düşüren kim varsa inşallah beter olur. İnşallah 10 bin TL’ye verdikleri kiraları alamazlar insanlar. O emekçileri çıkarıp kiraya verdiler. O 15 bin TL’ye de kiraya alanlar da bir şey olmayacağını biliyorum. O emekçinin ahı sizi tutar ve üşütür. Turizm için gelen aileler bir baktılar ki kiralara ve asgari ücrete! Nasıl geçinsinler? Durmadılar ve gittiler. Akdeniz bölgesinin ve ALanya’nın krizi hiç bitmiyor. Kriz üstüne sürekli kriz ekleniyor. Emekçiler de döndü gitti. Öyle olunca birçok otel neredeyse açılamama tehlikesi ile karşı karşıya kaldılar. Eleman bulamama tehlikesi yaşıyorlar. Misafir aynı garsonu, aynı aşçıyı aynı personeli görmek ister. Bu bir nezaket sektörüdür. Bunlar olmazsa kendi ayağınıza kurşun sıkarsınız ve geri dönüşüm turizminin tamamını kaybedecekler. 5 sene sonra da bunu konuşuyor olacağız. Senin kültürünü bilmiyor yabancı personel. Bir eleman 5-6 senede yetişir. Kolay bir şey mi bu?
‘EMEKÇİ HAYAT PAHALILIĞINDA NEFES ALAMIYOR’
İşveren elemanına sahip çıkmazsa biz sadece boş konuşmaya devam ederiz. Bu anlamda emekçilerin işi çok zor. Hiç kimse emekçileri yanlış anlamasın. Emekçi camiası şu anda hayat pahalılığının içinde nefes alamıyor. Asgari ücret enflasyonun altında eridi. Daha ne konuşalım. Konuş konuş kısır döngünün içinde başa dönüyoruz. Herkes üzerine düşeni yapmalı. Biz işverenler için de mücadele ediyoruz. Ülkemizin turizmi için konuşuyoruz. Biz de üzerimize düşenleri yapıyoruz. Eğitimler düzenliyoruz. Bunları hiçbir karşılık beklemeden yapıyoruz. Bizler de turizmin iyi olması için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz.” (Gülşah ANAK)
Yorum yazarak Yeni Alanya Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeni Alanya Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeni Alanya Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeni Alanya Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeni Alanya Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeni Alanya Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeni Alanya Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeni Alanya Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.