“Ezan susmaz, bayrak inmez” diye, diye…

“EZAN

susmaz, bayrak inmez” diye diye geldiğimiz nokta bu. Muktedirler “şimdi barış zamanı” demeye başladılar. Demek ki biz birileriyle savaşmışız da bizim haberimiz yok!

Eser, 12 Eylül darbesinin eseridir. Darbe öncesi alınan 24 Ocak kararlarının şiddetle uygulanabilmesi için faşist bir darbenin iktidara gelmesini en çok isteyen; köksüz, kültürsüz arabesk sermayedir. Arap veya petrol bölgelerindeki katliamlar ve iç savaşlar 12 Eylül darbesinin artçı dalgalarıdır.

Seçim barajının yükseltilmesi, sendikal hakların kısılması, basının ve sivil toplum örgütlerinin susturulması yurtta huzur ve güven ortamını bozmuştur. Siyasiler PKK terör örgütünü gerekçe göstererek başarısızlıklarını gizlemeye çalıştılar.

PKK, ülkede faşizmin bekçiliğini yapmaktadır. İç isyanlar gerekçe gösterilerek halkın üstünde baskı aracı olarak kullanılıyor. Şeyh Sait isyanı da gerekçe gösterilerek Takrir-i Sükun kanununu çıkarmışlardı. 12 Mart ve 12 Eylül hareketleri hep; köksüz, kültürsüz arabesk sermayenin destek ve talepleriyle gerçekleştirilmiş hareketlerdir.

12Eylül’ün kilometre taşları gibi duran gaflet ve aymazlık içinde olan siyasilerin ilginç sözlerini bir hatırlayalım…

-Benim annem de Kürt’tü…

-Federasyon tartışılabilir…

-Anayasal vatandaşlık hakkı…

-Kanlı mı olacak, kansız mı?

-Bazı tarikatlar iyidir…

-Ne mutlu Türkiyeliyim diyene…

-Demokrasinin yolu Diyarbakır’dan geçer…

Sözleri kimlerin söylediği önemli değil. Ama sözlerin ağırlıkları ülkede derin yaralar açmaktadır. İktidarda kalmanın bedeli kan ve gözyaşı olmamalıdır. İktidar olmak; bilgi, sevgi ve vicdan işidir. Bilgi, sevgi, vicdan yoksa iktidar değil “muktedir” konumundasınızdır. Muktedirlerin hukuk ve adaletle işi olmaz. Keyfilikleri de muktedir olduklarındandır.

“Ezan susmaz, bayrak inmez” diye diye, Türkiye’de nelerin olabileceğini gördük. Pervasızca bayrak indirildiğine şahit olduk. Son 10 yılda öldürülen Müslüman sayısına bakınca, sıranın ezana da gelmeyeceğini söyleyebilir misiniz?

Mustafa Kemal’in en güzel sözü “Ne mutlu Türküm diyene”dir. Türküm diyebilmek bir kültür işidir, bilgi ister, birikim ister. Siz hiç Mustafa Kemal’den başka “yurttaşlarım” diye seslenen siyasetçi gördünüz mü?

Ne demek Türkiyeliyim? İngiltere de yaşayan İngiliz, Fransa’da yaşayan Fransız, Almanya’da yaşayan Alman ama Türkiye’de yaşayan Türkiyeli öyle mi? Etle kemiğe bürünmüş insanlarımızı etnik kimlikle anmanın yararı ne?

Sahi; ne demek “Ben Dersim’li Kemal’im”?

Ya ne söylemeli, bay muktedirin “Milliyetçiliği ayaklar altına alıyoruz” sözü için?

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Ahmet Aşık - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Yeni Alanya Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeni Alanya Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeni Alanya Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeni Alanya Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Alanya Belediye Başkanlığı anketi - Alanya'nın nabzını tutuyoruz! Siz kime oy verirdiniz?
Tüm anketler

Çorum Haber