AKDENİZ DİYETİ OBEZİTEYE KARŞI

Akdeniz Diyeti; 1960’larda Angel Keys tarafından Akdeniz bölgesindeki bazı popülâsyonların beslenme alışkanlıkları temel alınarak tanımlanmıştır. Keys tarafından gözlemlenen Akdeniz diyeti, daha çok sebze ağırlı olmasına karşın, çok geniş çeşitliliği olan besinlere dayanmakta ve Akdeniz havzasındaki bölgelerde çeşitlilik kazanmaktadır. Örneğin yağ tüketimi; enerjiyi karşılama yüzdesi düşünüldüğünde yüzde 30’dan yüzde 40’a kadar çıkabilmektedir. Bununla birlikte; meyve, sebze, kurubaklagil, tahıl, yağlı tohum, zeytinyağı gibi besinlerin yüksek tüketimi, diğer yandan et, sucuk, sosis gibi işlenmiş besinlerin az tüketimi bu diyet modelinin önemli özellikleridir. Keys ve arkadaşlarının yaptığı çalışmalar ve yıllardır toplanan kanıtlar değerlendirildiğinde; geleneksel Akdeniz diyetinin sağlıklı beslenme için birçok önemli özellikleri bir araya getirdiği belirlenmiştir.

Geleneksel Akdeniz diyetinin sahip olduğu başlıca 8 özellik;

1- Doymuş yağ yerine tekli doymamış yağ (zeytinyağı) tüketimi,
2- Yüksek düzeyde kurubaklagil tüketimi,
3- Ekmek dahil yüksek oranda rafine edilmemiş tahıl tüketimi,
4- Yüksek düzeyde meyve tüketimi,
5- Yüksek düzeyde sebze tüketimi,
6- Et ve et ürünlerinin az tüketimi,
7- Orta düzeyde süt ve ürünlerinin tüketimi,
8- Orta düzeyde alkol tüketimidir.

Balık tüketimi ise, Akdeniz diyetinin önemli özelliklerindendir. Fakat bu özellik denize yakınlık durumuna bağlıdır.Genelde; Akdeniz Diyetinin temeli, işlem görmüş besinlerden çok doğal besinleri tüketmeye dayanmakta ve özünde; işlenmemiş bitkilerden elde edilen besinlerin tüketimi yer almaktadır.

TAHILLAR
Tahıl ve ürünlerinin yüksek düzeyde tüketimi, geleneksel Akdeniz diyetinin bir özelliğidir. Buğday, mısır unundan yapılmış yiyecekler, makarna ve pirinç kompleks karbonhidrat gereksinimini karşılamaktadır.

SEBZE-MEYVE
Sebze ve meyvelerin mevsimine uygun olarak seçmeye ve bunları sadece bir şekilde pişirmeye özen göstermektedirler. Yemeğin sonunda meyve (Posa, vitamin, mineral, karoten ve fenolik bileşik kaynağı) tüketimi, tüm Akdeniz ülkelerinde alışkanlık haline gelmiştir. Ayrıca sıcak ve güneşli iklim nedeniyle, taze meyve ve sebze üretimi bol olduğu için bu bölgedeki insanlar, yıl boyunca bu yiyeceklerin bolca tüketebilmektedir.
KURUBAKLAGİL VE YAĞLI TOHUMLAR
Kurubaklagiller, ister tek başına ister başka bir yiyecekle tüketilsin Akdeniz diyetinin önemli bir özelliğidir. Kuru baklagillerin (Kuru fasulye, nohut, mercimek, barbunya) çok çeşitli yemekleri yapılmakta ve yağlı tohumlar (Çam fıstığı, fındık, ceviz, badem) bol miktarda kullanılmaktadır. (Posa, antioksidant, fito-östrojen kaynağı)

GÜNLÜK TÜKETİLEN BESİNLER
Peynir, yoğurt (Protein ve elzem aminoasit kaynağı) günlük tüketilen besinlerdir. Süt ürünlerinden özellikle yoğurt tüketimi yaygınıdır. Süzme yoğurt ekmeğe sürülerek ya da diğer yemeklerle birlikte tüketilmektedir.

BALIK
Akdeniz diyetinde yumurta, kümse hayvanları ve kırmızı etten önce ve ilk sırada yer alan protein kaynağıdır. Çoklu doymamış yağ asitlerinden (PUFA), özellikle n-3 yağ asidi açısından oldukça zengindir.

KIRMIZI ET
Akdeniz diyetinde et orta düzeyde, fakat yeterli miktarda tüketilmektedir. Genellikle tavuk ve kuzu eti tercih edilmekte, sebzelerle, çorbalarla veya diğer yemeklerle servis edilmektedir.

HAMUR İŞİ ÜRÜNLER
Bu diyetin diğer göze çarpan özelli de bu tür ürünlerin az tüketimidir.

BAHARATLAR
Yerleşim yerlerine göre farklılık gösterse de sarımsak, biberiye, kekik, adaçayı, nane, kişniş, kimyon, maydanoz, rezene ve defneyaprağı gibi aromalı bitkiler bol miktarda kullanılmaktadır. Özellikle karanfil, adaçayı ve biberiye yüksek antioksidan aktiviteye sahip baharatlardır. Antimikrobiyal özellik de gösterirler.

ZEYTİNYAĞI
Yüksek antioksidan içeriği kadar, tekli doymamış yağ asidi (MUFA) açısından da zengin ve Akdeniz diyetinin ana yağ bileşeni ve 'altın damgası' olarak kabul edilmektedir. Yemek pişirirken kullanılmakta, kuru baklagillere, salatalara ve sebze yemeklerine eklenmekte, çeşitli soslar hazırlanmaktadır.

Akdeniz havzasında 18–60 yaşları arasında, 1600 birey üzerinde yapılan bir çalışmada, bireylere 24 saatlik besin kayıt yöntemi uygulanmıştır. Toplam enerjinin yüzde 13,5'inden fazla zeytinyağı tüketenlerde yüzde 6,8'den az zeytinyağı tüketenler kıyaslandığında, yüksek zeytinyağı tüketenlerin aynı zamanda yumurta, sebze ve balık gibi Akdeniz diyetine özgü olan diğer besin kaynaklarımı da yüksek oranda tükettiği belirlenmiştir.

Zeytinyağı, sağlık için yararlı birçok biyolojik fonksiyona sahiptir. MUFA'dan zengin diyet; biyolojik membranda yeterli akışkanlığı sağlayarak, lipit peroksidasyon riskini azaltmaktadır. Ayrıca zeytinyağında bulunan antioksidanlar serbest radikalleri ortadan kaldırarak peroksidasyona karşı yeterli korunmayı sağlamakta, plazma LDL, kolesterol düzeyini düşürerek kalp hastalıklarına karşı koruyucu olmaktadır. Yapılan bir çalışmada; PUFA yerine, MUFA tüketiminin artmasıyla dolaşımdaki lipoproteinlerin peroksidasyona daha az duyarlı olduğu ve ateroskleroz gelişiminin azaldığı sonucuna varılmıştır.

Zeytinyağının diyabete eşlik eden hipertrigliseridemi kontrolüne destek olması, meme, kolon, rektum kanser riskini azaltması konusu araştırılmaktadır. Diğer yandan; birçok araştırmacı romatoid, artirit gibi inflamatuar ve otoimmün hastalıklarda zeytinyağının yararlı olabileceğini ileri sürmektedir. Bu anlamda; bazı kaynaklar zeytinyağının inflamatuar sitokin üretimini azalttığını göstermektedir. Sindirim sistemi için; zeytinyağının safra kesesinin boşalımını artırması sonucu, kolestazis riskini ve pankreatik ekzokrin sekresyonunu azalttığı belirtilmektedir. Ayrıca, gastrik ülser iyileşme yüzdesinde artış-non-steroidal antiinflamatuar ilaçla indüklenmiş gastrik ülsere karşı koruyucu olduğu da belirlenmiştir.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Erkan Yavuz - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Yeni Alanya Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeni Alanya Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeni Alanya Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeni Alanya Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Alanya Belediye Başkanlığı anketi - Alanya'nın nabzını tutuyoruz! Siz kime oy verirdiniz?
Tüm anketler

Çorum Haber